Pasaport tahdidi işlemi bir kimsenin yurt dışına çıkmasını engellemek amacıyla idare tarafından tesis edilen bir idari işlemdir. Dayanağını Pasaport Kanununun 22. maddesinden alan söz konusu işlemin tesisi için idarece herhangi bir mahkeme kararına ihtiyaç duyulmaz.
Pasaport tahdidi işlemiyle birlikte pasaport kullanılamaz bir duruma gelecektir. Bu durumda bu işlemin hukuka aykırı olduğunu iddia ediyorsanız idari işleme karşı iptal davası açmalısınız. Belirtmek gerekir ki iptal davasına konu olabilecek tahdit işlemi mahkeme kararı olmaksızın uygulanan işlemdir. Yani bir başka anlatımla ceza mahkemelerince adli kontrol amaçlı verilen yurt dışına çıkma yasaklarında uygulanan pasaport tahdidi işlemi iptal davasına konu edilemez.
İdare tarafından tesis edilen pasaport tahdidi işleminin başta Anayasa olmak üzere tüm mevzuata uygun olması gerekir. Öyle ki işlem, Anayasa tarafından koruma altına alınan, başta seyahat özgürlüğü olmak üzere kişi haklarına müdahale niteliğindedir. Tahdit işleminin hukuka aykırılığı, işlemin taşıması gereken unsurların eksikliğinden kaynaklanabileceği gibi somut olayda oluşan başka nedenlerden ötürü de söz konusu olabilir.
Hukuka aykırı olduğu düşünülen bu kısıtlayıcı işleme karşı iptal davası açmadan önce idareye başvurularak söz konusu pasaport tahdidinin hangi gerekçeyle uygulandığının açıklanması talep edilebilir. İdare tesis ettiği işlemler için geçerli ve gerekçeli bir dayanak oluşturmak zorundadır. Yapılan bu başvuru sonucunda idareden 30 gün içerisinde cevap alınamaması durumunda idare hukukunda zımni ret sayılacağından bu sürenin sona erdiği tarihten itibaren 60 günlük bir süre içerisinde iptal davası açılabilir. Örneğin tahdidi uygulayan idari makama 06/01/2025 günü başvuru yaptınız. İdare herhangi bir cevap vermedi. Başvurudan 30 gün sonra yani 05/02/2025 günü dava açma hakkınız başlayıp bu günden 60 gün sonraya kadar 07/04/2025 gününe kadar hakkınız devam ediyor. Başvuru sonucunda idareden cevap alınması halindeyse cevaba göre bu cevabın tebliğ tarihinden itibaren 60 gün içerisinde dava açılabilir.
Pasaport tahdidinin iptali davasında görevli ve yetkili mahkeme işlemi gerçekleştiren idari makamın bulunduğu yer idare mahkemesidir.
Söz konusu işlem kişinin pasaport kullanımını ve birtakım özgürlüklerini sınırlamanın yanında maddi ve manevi açıdan da zarara uğramasına neden olabilir. Örneğin işlerini yurt dışı bağlantılı olarak yürüten bir kişinin pasaport tahdit işlemiyle karşılaşması maddi açıdan uğrayacağı zararları ve manevi açıdan yaşayacağı çöküntüyü de beraberinde getirebilir. Böylesi bir durumun varlığı halinde kişi işlem neticesinde uğradığı zararı tam yargı davasına konu ederek zararının tazminini talep edebilir.
Pasaport Kanunu m. 22 'de hüküm altına alındığı şekliyle "yabancı memleketlere gitmeleri mahkemelerce yasaklananlar dışında kalanlara, zaruri hallerde Cumhurbaşkanının onayı ile pasaport veya pasaport yerine geçen seyahat vesikası verilebilir." Dolayısıyla zaruri durumların varlığı halinde ilgili makamlara başvurularak pasaport veya seyahat vesikası alınabilir.
Yukarıda kısaca anlatılan bu süreç teknik detaylar barındırdığından alanında uzman bir avukattan destek alınmasını tavsiye ederiz.